27 Aralık 2015 Pazar

Tefal Actifry Lezzet Sepeti ile Kabak Mücveri denemesi

Tavsiye Kanalı sayesinde tanıştığım Tefal'in Actifry için yeni ürettiği atıştırmalık sepeti ile dün pratik rulo börek yapmıştım. Bu akşam ise canım kabaklı bir şeyler çekince aklıma atıştırmalık sepetinin tarifleri içinde kabak mücveri tarifi olduğu geldi. Pazar akşamı, yemek de yemiş olmama rağmen üşenmeyip kalktım kabak mücveri yaptım :)
Zaten o kadar çabuk ve kolay bir şekilde oldu ki şaşırdım. Hazırlamasıyla beraber yaklaşık 20 dakikada mücverlerimiz hazırdı. İçine tuz koymadığım için Demir oğlan da yiyebildi:)
Şimdi hızlıca tarife geçeyim. Önce malzeme listesi:

  • 3 orta boy rendelenmiş sakız kabak
  • Ortalama 100 gr beyaz peynir
  • Yarım demet nane 
  • 1 küçük demet dereotu
  • Birkaç dövülmüş sarımsak
  • 1 yumurta
  • 10 ActiFry kaşığı un
  • 1 ActiFry kaşığı zeytinyağı
  • Tuz (ben koymadım)
  • İsteğe göre lor peyniri
Yapılışı ise dediğim gibi oldukça basit. 
Aslında Tefal Fresh Ezpress Plus Çok İşlevli Doğrayıcı olsaydı daha bile kolay olurdu ;) 
Tüm malzemeyi karıştırıp yağladığımız atıştırmalık sepetine yaklaşık 3 cm kalınlığı geçmeyecek şekilde yuvarlaklar yapıp  koyuyoruz. Ortalama 12-15 dakika arasında mücverlerimiz hazır :)

Videosunu izlemek isterseniz instagram hesabıma beklerm ;)

Afiyet olsun :)

3 Temmuz 2015 Cuma

DEĞERLİ EŞYALARINIZ ELİNİZİN ALTINDA, EL BAGAJINIZDA OLSUN!

Kredi kartınızı, pasaport, ehliyet ve araç ruhsatı gibi her an ihtiyacınız olabilecek belgelerinizi; nakit paranız, değerli takılarınızı; uçuş sırasında ya da uçuşunuzun hemen ardından ihtiyacınız olabilecek ilaçlarınızı; bilgisayarınız ve cep telefonunuzu; sözleşmeler, tapu, diploma gibi önemli evrak ve belgelerinizi el bagajınızda taşıyın, aklınızı onlarda bırakmayın.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

9 Mayıs 2015 Cumartesi

Annenize Hediye Almadan Önce Bu Yazıyı Okuyun

Yarın Anneler Günü. Herkes gibi ben de hediye telaşındayım. Ne alsam, nereden alsam?
Bu noktada "özel günler"de hediye almama meselesinin bambaşka bir yazının konusu olduğunu belirtmek gerek. Çünkü yarın için çoğu insan "kapitalizmin tuzaklarını" alt etmeyi değil, annesini mutlu etmeyi düşünüyor.
Etrafımdakilere soruyorum ne alacaklarını. Bir kadın arkadaşım "Fırın alacağım" diyor, annesinin böreklerinin çok güzel olduğunu hatırlatarak. Sana yemek yapsın diye annene fırın mı hediye edeceksin gerçekten, dediğimde hiç bu açıdan düşünmediğini söylüyor. Tek bir cümleyle ikna olmuş gibi gözüküyor ama sonunda gidip o fırını alıyor.
Başka bir arkadaşımla konuşuyorum. "Dün kızım aradı, Anneler Günü'nde nasıl bir hediye istediğimi sordu. Ben de tava takımlarının indirimde olduğunu söyledim. Bana çok kızdı. O anda kendime geldim. Tavadan hediye mi olur?" diye anlatıyor. Verili toplumsal cinsiyet rolleri bazen annelerin de, farkındalıkları ne kadar yüksek olursa olsun, hediye olarak ev eşyası istemesine neden olabiliyor.
Anneler Günü'ne özel kampanyalara şöyle bir göz attığımda bu açıdan düşünmenin pek de kolay olmadığını görüyorum. Çünkü bütün ev eşyaları, mutfak robotları, elektrik süpürgeleri "yüzde 50'ye varan indirimlerle"...
Peki Anneler Günü'nde annemize bize ne kadar güzel yemekler yaptığını, evi ne de güzel temizlediğini, "annelik görevlerini" ne kadar iyi yerine getirdiğini ve böyle devam etmesi gerektiğini mi hatırlatmalıyız?
"Annemizin temizlik çilesi bitsin" diye bilmemne marka elektrik süpürgesi mi yoksa "Annelerin en güzeline ütülerin en güzeli"ni mi almalıyız? Annemizin görevi ev işi yapmakmış gibi "Evin kalbi mutfakta, bizim kalbimiz annemizle atar" diyip işin içinden çıkabilir miyiz?
Tabi ki hayır. Annemizi sevindirmenin yolu toplumsal cinsiyet rollerini kendi elimizle pekiştirmekten geçmiyor.
Yarın hem annelerimize hem kendimize hem de babamıza hatırlatmamız gereken şeyler var. Örneğin çocukları olan kadınların da anne olmalarının yanısıra birer birey olduğu gibi. Çocuğun sadece kadının değil, erkeğin de olduğu, yani ev içindeki ve çocuklarına karşı sorumluluklarının aynı olduğu gibi. Annenin hayatının "ailesine hizmet etmekten" ibaret olmadığı gibi...
Eğer annenize ev eşyası almayı planlıyorsanız, sizi bu hediye planını Babalar Günü'ne ertelemeye, kadınları da bu alışkanlıklara başkaldırmaya çağırıyorum.
Yemek yapmak, ev temizlemek kadınların "görevi" değil. Erkekler de bunu gayet güzel yapabilir ve kimileri yapar. Ama babalara tava takımı ya da süpürge hediye edildiğini şimdiye kadar hiç duymadım.
Ortak kullanıma açık eşyalar almak için özel bir gün beklemeye gerek yok. Evdeki fırın bozulduysa yenisi alınır, bu anneye hediye değil, evin ortak ihtiyacıdır.
Anneler Günü'nde veya herhangi bir günde, annenize en güzel hediye onu ev işlerinden uzaklaştırmak olabilir.
O zaman yarın erkekler evlere ütü yapmaya, kadınlar da gecelere, sokaklara, meydanlara!


 (bu güzel yazı için: Çiçek TAHAOĞLU na teşekkürü bir borç bilirim. Umarım alıntı yapmamda sorun olmaz. Sevgilerle )

25 Nisan 2015 Cumartesi

Bahar Hastalık Mevsimi Olmasın

Geceleri kar ya da yağmur yağarken gündüz güneş açıyor, havalar bir ısınıp bir soğuyor. Hal böyle olunca kendisini halsiz, yorgun ve hasta hissedenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Peki doğanın canlandığı bu dönemde biz neden hastalanıyoruz, sağlıklı kalmak için neler yapabiliriz? Memorial Ataşehir Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Prof. Dr. Birsel Kavaklı, bahar aylarında hastalıklardan korunmanın yolları hakkında bilgi verdi.

Mevsim geçiş dönemlerinde sürekli değişen hava şartları, insan sağlığı ve günlük hayat temposunu etkiler. Bahar ayları havadaki pozitif ve negatif yüklü iyonların artması da insan biyoritminde olumlu ya da olumsuz etkilere neden olur. Pozitif iyonlar insanı daha zinde hissettirirken; negatif iyonların artması insanın kendini daha halsiz hissetmesinde ve yorgunluk belirtilerinin ortaya çıkmasında etkili olur. Bu dönemde vücudun daha aktif olmasını sağlayacak hormonlar salgılanmasına karşın; kişide vitamin eksikliği ve beslenme bozukluğu varsa, vücut buna uyum gösteremez ve yorgunluk hissi artar.

Bahar ile gelen şikayetleri önemseyin
İlkbaharda canlanan doğayla birlikte ısınan hava ve diğer bazı durumların bir kısım insanlara neşe verip heyecanlandırırken, daha aktif ve enerjik olmalarını sağladığı, bazı insanlarda da "bahar yorgunluğu" denilen duruma sebep olduğu bilinmektedir. "Havaların ısınmasıyla birlikte birçok kişide halsizlik, isteksizlik, eklem ağrıları, uyku isteği, yorgunluk gibi. şikayetler görülmektedir. Ayrıca bu aylarda neşeli ve enerjik olunmasının temel nedenlerinden biri de yine hormonlardır. Bazı hormonlar karanlık ortamlarda daha fazla salgılanırken, bazı hormonlar ise insan metabolizması gereği güneş ışığı gördüğünde daha fazla salgılanır. Yazın güneşin fazla görüldüğü dönemlerde ise depresyondan çıkışı kolaylaştıracak, daha neşeli hale getirecek hormonlar salgılanmaktadır. Ancak kişinin ruhsal yapısı bu durumdan ne kadar etkileneceğinde belirleyicidir. Örneğin; eğer kişi depresif bir yapıya sahipse, herkesin neşelendiği bir ortamda kendini daha depresif hissedebilir.

Enerjinizi doğru kullanın
Yorgunlukla baş etmek istiyorsanız öncelikle enerjinizi doğru kullanmayı öğrenin. Çalışma ve dinlenme periyotlarınızı doğru ayarlayın. Kısa ve sık dinlenme aralıkları vererek yorgunluğun ortaya çıkmasını önleyebilirsiniz. Çalışırken vücut mekaniklerini doğru kullanarak kas ağrılarını engelleyebiliriz. Çalışma ortamının iyi havalandığından emin olmalısınız. Çok sıcak veya çok soğuk ortamlar vücudumuzda ekstra bir stres yaratır. Vücudun çok hafif düzeyde susuz kalması dahi metabolizmayı yavaşlatır. Bu nedenle günde en az 8-10 bardak su içilmesi ve kahve ile çayın mümkün olduğunca az tüketilmesi gerekir.

B vitamini ile taze meyve sebzelerin gücünden faydalanın
Bu dönemin aşılmasında, B vitaminleri ve antioksidan vitaminler yönünden zengin sebze ve meyveler yardımcı olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü, günde 5 porsiyon sebze veya meyve tüketilmesini önermektedir. Düzenli uyku, yeterli ve dengeli beslenme bağışıklık sisteminin güçlü olması için gereklidir. Bunun için de çiğ veya pişmiş olarak bol sebze ve meyve tüketilmesi (sebze yemekleri, salatalar, taze sıkılmış meyve suları) önemlidir. Özellikle antioksidan vitaminler olan A ve C vitamininden zengin sebze ve meyvelerin tüketilmesi, metabolizmamızın güçlenerek hastalıklara karşı direncin artırılması için gereklidir.

Egzersiz sizi yormaz aksine zindelik verir
Her gün düzenli olarak yapılan 30 dakikalık bir yürüyüş, vücut ağırlığının dengelenmesine, kemik sağlığının korunması ve geliştirilmesine yardımcı olmaktadır. Düzenli egzersiz ile metabolizma hızlanır ve dinlenmiş duruma göre daha fazla enerji oluşumu sağlanır. Kalp damar sisteminin ve solunumun düzenlenmesini, dokulara yeterli düzeyle oksijen taşınmasını sağlar. Özellikle aerobik tipte olan yürüyüş, koşu, bisiklet, yüzme, dans gibi egzersizler tercih edilmelidir.

Bahar yorgunluğu deyip geçiştirmeyin
Yorgunluk, vücudumuzun fiziksel çalışmaya, psikolojik strese, uykusuzluğa verdiği fizyolojik bir cevap olarak tanımlanır. Yorgunluk fizyolojik bir cevap olabildiği gibi bazı hastalıkların ön belirtisi olarak da ortaya çıkabilir. Bu nedenle yorgunluk uzun sürdüğünde mutlaka altta yatan nedenlerin araştırılması gerekir. Kansızlık, enfeksiyonlar, bağışıklık sistemi hastalıkları, tümörler, yeme bozuklukları, tiroit hastalıkları, kronik yorgunluk sendromu, uyku bozuklukları, stres, depresyon gibi sebepler yorgunluk için araştırılması gereken sorunlar arasında gelir. Yorgunluk uzar ve kişinin gündelik işlevlerini bozacak hale gelirse ya da okul veya işyerindeki performansı engelleyecek boyuta ulaşırsa bu durumu bahar yorgunluğu diye geçiştirmemek gerekir. Elbette bu durumun ortaya çıkmasında mevsimlerin, ışığın, ısının rolü vardır; ancak bahar yorgunluğu diye geçiştirildiği takdirde tedavisi gecikebilecek bazı psikiyatrik durumlar da söz konusu olabilir. Sadece psikiyatrik değil, hem bedensel hem ruhsal belirtilerle giden başka durumları da unutmamak gereklidir. Uzun süren yorgunluklarda, depresyon, kaygı bozuklukları, demans ( bunama), eşzamanlı alkol ve/veya madde kullanımı, birincil uyku bozuklukları, yeme bozuklukları, hatta şizofreninin bile tanılar arasında düşünülüp araştırılması gerekir.

22 Şubat 2015 Pazar

Muhteşem bir boya deneyimi! #excellenceintense #tavsiyeevi

Merhaba :))
Mecburi olarak uzun bir tatildeydik. Bir hafta eşimle Antalya'da, bir hafta ise ailemin yanında Marmaris'te kaldım. Ayağımın tozuyla bloga yazıyorum desem yeridir çünkü eve geleli daha 5 saat olmadı. Evden uzuuun süre uzakta kalınca, gelen kargolarımızı karşı komşumuz almış sağolsun. Ev almayın,komşu alın dedikleri kadar varmış.
Kargodan ne mi çıktı?? :)


Sonunda ben de gerçek bir tavsiye meleği oluyorum <3
Uzun süre kalıcı ve parlak renkler için Loreal Paris ve Tavsiyeevi bu muhteşem boyayı göndermiş.
 Hem de en sevdiğim renk olan karamel kahveyi :))
Hamile olduğum için ben kullanamayacak olsam da en kısa zamanda arkadaşımda test edeceğim inşallah.
Teşekkürler Tavsiye evi :)
#excellenceintense

19 Ocak 2015 Pazartesi

Dosya transferi

Merhaba  :)
Sabahtan beri telefondaki dosyaları bilgisayara, bilgisayardaki bir kısmını harici diske falan derken baya dosya transferi yapmak durumunda kaldım. Malum screenshot alma çıktı, telefonların hafızaları kafayı yedi :) En azından benimki.
Şimdi bir de bebişe hazırlık zamanında beğendiğim her fikrin, odanın, çantanın, zıbının, cartın curtun ya da alınması gerekenlerin fotoğraflarını unutmamak adına screenshotla kaydediyorum telefona.
Kendime ait çektiğim 250 fotoğraf varsa 1250 de ekran görüntüsü var.
Her neyse daha fazla zavallı iletişim aracımı patlatmaya teşebbüs etmeden biraz ayıklayayım dedim. Baktım silemiyorum bari pc ye transfer edeyim dedim.
Hayır bir bitse sahalara dönüp iki satır bir şey yazacaktım ama ne yazacağımı da unuttum :)
Neyse geçerken uğramış oldum ben de:)

Bu da bugünden bir tebessüm olsun ;


Keyifli haftalar :)

6 Ocak 2015 Salı

Komik hayvanlar vol.5 :)

Her salıyı hevesle bekler olmaya başladım. Bakalım ne zamana dek sürdürebileceğim şu komik hayvanlar videolarını.
Buldukça depoluyorum, alıntılıyorum. Dilerim keyiflle okuyorsunuzdur  :)

Komik hayvanlar ilk bölümü için buraya,
ikinci part videolar için buraya
üçüncü part videolar için buraya
dördüncü part için de buraya tıklayabilirsiniz :) 







Sevgiyle