3 Kasım 2014 Pazartesi

Sendromsuz pazartesiler!

Eneeeeeeem bugün günlerden pazartesi.
Ee nolmuş?
Aylar yıllar önce 'olm pazartesi sendromu diye bişi var' deseler. 'Ya bi git. Pazartesinin de sendromu mu olurmuş' derdim. İstesen de istemesen de, inkar da etsen, kış mevsiminde o pazartesi sendrom olmaktan çıkıyor ve kabusa dönüşüyor arkadaş.
Sen o ısscacık yatağından çıkıyorsun, işe geliyorsun. Ötesi var mı?
Yok!
Sonra da sendromumu mu olurmuş. Oluyo işte!
O pazartesi, hiç adam olmuyo bi kere. İlla bi b.kluk çıkarıyor. Ya burnun akıyor, ya bi tarafın ağrıyor, hiç olmayacak rahatsızlıkların nüksediyor, ya aylardır ertelemekte sakınca görmediğin işler masanda bitiveriyor. Oluyor yani. Kıl pazartesi seni.

Adi pazartesinin sendromları, bunalıma sokma sebepleri bitmiyor ki :((

Neyse işte hayat devam ediyor. Bir şeyler oluyor. Oturup uzuun uzun yazmayayım şimdi. Tembel diilim aslındaa, sadece hayvanın hasına özeniyorum bu aralar. O ne mi? Koala tabiii! Hayvan 20 saat uyuyor günde. 
Aah işte tam ben! Uyusam, uyusam, uyusam, kaşınsam, nutellalı ekmek yesem sonra yine uyusam. Hayat ne kadann şahane olur değil mi? :)
Olmuyo amaa!
Neden?
Çünkü bugün pazartesi!!!


03  Ekim günü Dünya Engelliler Günüydü.
Bir ay geçti üzerinden ama senede bir gün anıp da sonra görmezden gelmeyi sevmediğimden (ve dahası o gün yazmadığımdan) şimdi paylaşmak istedim..

Türkiye'deki engellilerin %80 i işsiz.
Onların yeteri kadar 'engel'i varken, bir de biz neden engelliyoruz pek çok şeylerini?:(
Problem teşkil etmeyen konulara sözde (!) çözüm getireceğinize, varolan sorunları çözüp, hayatı insanlar için daha kolay hale getiremez miyiz/misiniz? 
Okullardaki türbanı, kıyafeti dert edeceğinize, Kur-an dersine ağırlık verip zırt pırt sınav / okul sistemini değiştireceğinize,  kaldırımlara rampa yapsanız mesela???

Unutmayalım, görmezden gelmeyelim!
Her şeyin üstesinden gelinebilir, yeter ki gönüllerimiz engelli olmasın!

Sevgilerle!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder